Kalbimizdeki Nehirler


Spree’nin

Spree-Berlin

Spree’nin kıyısında sen, Menderes kenarında ben
Ucu bağlı ipek mendillere göz yaşlarımızı sile sile
Az mı haykırdık, az mı ağladık?
Dal dal ümitlerimiz gazel oldu, döküldü
Yok toyluktu, yok ayrılıktı derken kırk haramiler
Diken oldu battı, yılan oldu zehirledi
En zayıf anlarımızda karşımıza dikildi
Mevsimler peşi peşine sıralanmış tren katarları gibi
Yılların yolunu kesti, kesti…

Dalındaki elmayı düşürmek isteyen bir avcı değilim
Sen zaten heybemdesin
Git gide büyüyen ümitlerimiz hasret çevrelerine işlenmiş
Şiirimdesin, öykümdesin

Göçmen kuşlar toplanıyor sulaklarda
Gözlerinde yeni ayrılıklara düşmenin hüznü var
İnan, kanatları kırık sanki, uçmayı düşünmüyorlar
Gurbet mevsiminin girdabında döndükçe dönüyorlar
Yollar, yine yollar, uzadıkça uzayıp giden yollar
Hüzünlü akşamlar, hüzünlü akşamlar

En iyisi bir gül ağacının dalında gonca gonca açmak
Sevdalı bülbülümüz dalımıza konsun diye
Hüzünlerimiz, kederlerimiz çiy damlası gibi
Güneşi gördükçe çözülüp aksın diye

Gün gelecek otobüs bizim için yola çıkacak
Memleket memleket ovadır, dağdır derken
Zaman deli taylar gibi koşturacak
Bir bakacaksın evimizin önündeyiz gün batarken

Göçmen kuşlar dönüp gelecek
Kalbimizde sımsıcak duygular
Ulu dağların en ucunda dolunay yükselecek
Bahçemizde çiçek çiçek
Sevda tohumları yeşerecek

Bırak durgun Spree, coşkun Menderes ötede dursun
Kalbimizdeki nehirler bize yeter!
30 Eylül 2006

Oyhan Hasan Bıldırki

18 Aralık 2009 tarihinde Vuslat içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin. Yorum yapın.

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.