Çölde Yitik Bir Kum Tanesi Olmalıydım



Çölde yitik bir kum tanesi olmalıydım şimdi,
Kızgın güneş altında yandıkça kavrulmalıydım.
Gözlerin gözlerimde değilse yaşamak neye yarar?
Çılgın rüzgâr nereye eserse oraya savrulmalıydım…

Yalnız senin şairin olmaktı dileğim, biliyorsun
Nasıl becerdim de bağrındaki taş olup çıktım şimdi?
Çağlayıp ağlayamazdım ulu orta erkekliğe sığmaz diye,
Kudurmuş avare nehirler gibi aktım şimdi.

Ah ömrüm, yaşlandıkça akıllanamadım bir türlü!
Alp dağlarına bakan genç kızı da yıllar öncesinde bıraktım.
Sımsıcak anılarımız damar damar ayaklansa da kanımda,
Bütün gemilerimi tek tek bir daha dönmem diye yaktım.

Ah sevdiğim, yaprakta, çiçekte değilim şimdi,
Senin derdindeyim sonsuza kadar!..
Sensizlik göğsümde filizlenen bir diken olup çıktı şimdi,
Dallanıp büyüdükçe âşık kalbimi kanatıyor.

Aklım ve kalbim dur durak bilmez harami kesildiler:
“Söyle şair, sevdiğinin gözlerini unutabilir misin?” dediler.
Rüyâ gibi bir hayatı geride bıraktığımı anladım şimdi,
Ayrılıklar, yalnızlıklar Kafdağı’nda beni beklemekteler!
24 Ocak 2009

Oyhan Hasan Bıldırki

24 Ocak 2009 tarihinde Yalnızlık içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin. Yorum yapın.

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.